
'Azgın Milliyetçilik' Tartışması Büyüyor: MHP'den Tuğrul Türkeş'e çok sert sözler
MHP İstanbul İl Başkanı Birol Gür, MHP'nin Kurucu Genel Başkanı Alparslan Türkeş'in oğlu ve aynı zamanda AKP Ankara Milletvekili Tuğrul Türkeş’i hedef aldı. Gür, "Bu ağız serok Ahmet’in ağzıdır" dedi.
MHP İstanbul İl Başkanı Birol Gür, MHP'nin Kurucu Genel Başkanı Alparslan Türkeş'in oğlu ve aynı zamanda AKP Ankara Milletvekili Tuğrul Türkeş’i hedef aldı.
Tuğrul Türkeş, sosyal medya hesabından dikkat çeken bir paylaşımda bulunmuştu.
MHP'nin Kurucu Genel Başkanı Alparslan Türkeş'in oğlu ve aynı zamanda AKP Ankara Milletvekili Tuğrul Türkeş, Yönetim Kurulu Başkanı olduğu Türk Devlet ve Toplulukları Dostluk, Kardeşlik ve İşbirliği Vakfı’nın (TÜDEV) resmi internet sitesinde “Azgın Milliyetçilik: 21’inci yüzyılın ilk çeyreğinde Dünya ve Türkiye’deki gelişmeler üzerine” başlıklı bir yazı kaleme aldı.
"Açıkça ifade ediyorum ki; ben filizlenen bu azgın milliyetçiliğe karşıyım" diyen Türkeş, "Azgın milliyetçiliğin hiçbir fikri derinliği bulunmaz. Yarının Türkiye’siyle ilgili hiçbir fikri yoktur. Sözü de hareketi de salt kaba kuvvettir. Bu nedenle de milleti temsil edemez" ifadelerini kullanmıştı.
Yazısında hamaset eksenli milliyetçiliği “azgın milliyetçilik” olarak tanımlayan Türkeş, şunları söylemişti:
Etnik yahut kültürel bir “anti” tasavvur üzerinden kurgulanan hiçbir milliyetçiliğin varacağı nokta müspet olmaz, olamaz. Etnik köken-din-mezhep üçlüsü üzerinden bir “karşıtlık” zemininde yükselmek isteyen milliyetçilikler hüsrana uğramaya ve dahi hızlıca yere çakılmaya mahkûmdur. Tarih de akıl da sağduyu da böyle diyor.
Bu istikamette kısır popülizme, pratikte hiçbir karşılık üretemeyen kaba sloganlara ve salt hamasetten beslenmeye muhtaç bir milliyetçilik şablonunun dünya genelinde alan kazandığı aşikârdır.
Maalesef ki Türkiye’de de bu tip hamaset eksenli bir milliyetçiliğin – ki ben buna “azgın milliyetçilik” demeyi uygun görüyorum – sosyolojik tabanda kök salmaya yakın olabileceği tehlikesini görüyorum.
İçi tamamıyla boş, programsız ve dolayısıyla da “Tarihin Davetine” icabet edebilecek olgunluktan çok uzak bu formatın çağa yön vermek şöyle dursun çağı yakalaması bile mümkün değildir.
Yazısındaki görüşleri nedeniyle “filizlenen bu azgın milliyetçiliğe karşı olduğunu” vurgulayan Türkeş, “Gerçek milliyetçiler olarak biliyoruz ki, azgın milliyetçiliğin gücü blöften ibarettir. Sözleri ve hareketleri palavradır. Azgın milliyetçiliğin hiçbir fikrî derinliği bulunmaz. Yarının Türkiye’siyle ilgili hiçbir fikri yoktur. Sözü de hareketi de salt kaba kuvvettir. Bu nedenle de milleti temsil edemez” ifadelerini kullandı.
Yıldırım Tuğrul Bey, bana cevap verme, tarihe cevap ver, Ülkücü şehitlerimize cevap ver, merhum Başbuğumuz Alparslan Türkeş’e cevap ver...Eğer yüreğin yetiyorsa! Bil ki, azgın milliyetçilik olmaz, oldu/oluyor diyen zaten milliyetçi olamaz...
— Birol Gür (@birolgurmhp) January 21, 2021
Yıldırım Tuğrul Türkeş azgın milliyetçilikten dem vurmuş.Kendilerine Başbuğumuzun emaneti diye bakarken aslında Başbuğ’un bize emaneti Türk Milliyetçiliği’ni kavrayamadığını ilan etmiş.Bu ağız serok Ahmet’in ağzıdır.Serok’un suflesiyle Başbuğ’un oğlu olarak konuşma hakkın yoktur. pic.twitter.com/aXejluPNtI
— Birol Gür (@birolgurmhp) January 21, 2021
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.