
Arzu Kaleli Özkan
Bodrum'un Dağ Köyleri
Bodrum denilince akla hemen masmavi denizi ve koyları geliyor belki de.
Aslında dağları ve dağ köylerini kaçırıyoruz.
Ben şimdi biraz bu köylerden ve özelliklerinden bahis açmak istiyorum.
Bunun için de hafta sonu, “hepimizin bildiği” yasakların olmadığı günde çıktığım doğa yürüyüşünde gittiğim yerleri yazacağım size.
Beni tanıyanlar iki tutkum olduğunu bilir:
Yelken ve doğa…
Cumartesi günü katıldığım yürüyüş grubu, Bodrum da devamlı etkinlikler düzenliyor.
Bunun için arabalara atladık ve parkurumuzun başlayacağı Kızılağaç’a doğru yola koyulduk.
Kızılağaç köy hayatının yaşandığı bir yer. Zeytin ve mandalina bahçelerinin olduğu bir köy.
Buradan patika yollardan geçerek Çilek Köyüne ulaştık.
Yolumuzun üzerinde Bodrumun simgelerinden değişik şekillerde inşa edilmiş çeşit çeşit Sarnıçlarla buluşmak olağanüstü doğrusu…
Bu sarnıçlar zamanında yağmur sularından maksimum faydalanabilmek için yaptırılmış.
Kanuni zamanında yaptırıldığı söyleniyor.
Ayakta kalmayı başaranlar zeytin ağaçlarının yanında muhteşem görünüyor.
Bu arazilerde aktarlarda görebileceğiniz bir sürü şifalı otlar sizi bekliyor.
En ilginçleri Salep orkidesi, hindibağ, karabaş otu.
Ayrıca artık bahara girdiğimizin kanıtı sarı-beyaz papatyalar yolumuzun üzerinde…
Yine bu dağlarda yetişen Anemon dediğimiz dağ laleleri ayrı bir güzellik.
Yolumuz Alazeytin Köyünede düşüyor.
Zeytin ağaçlarından bir deniz…
Yalıçiftlik köyüne ulaşmak için ise patikalardan devam edip inişli çıkışlı yerlerden geçmek gerek. İnanın değer.
Dağlarda mimozalar ve yaban gülleri inanılmaz güzel manzaralar yaşatıyor bize.
Burada yaşayan halk çiftçilik ve küçük baş hayvan ile geçimini sağlıyor.
Dağlar denizden çok uzak değil ama; inadına burada yaşayanlar ekip biçerek hayatlarını geçiriyor…
Bir gün “belki de” görmeniz dileklerimle.